Bu sene dördüncüsünü gerçekleşen Emeğe Saygı temalı Hak-İş Kısa Film Yarışması'nda ödüller sahiplerine ulaştı.
HAK-İŞ ile Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın birlikte düzenlediği yarışmanın ödül töreni Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Yarışmada, En İyi Film Birincilik Ödülünü 'Emeğin İçindeki Gizem' adlı kısa filmle Abdülkadir Taş, ikincilik ödülünü 'Rüzgar Gülü' adlı filmle Muhammet Emin Altınkaynak, üçüncülük ödülünü 'Kömür Kızı' adlı filmle Yunus Sağdıç aldı.
Necati Çelik Jüri Özel Ödülünü, 'Salyangozun Yolculuğu' kısa filmiyle Şenol Çöm, Jüri Özel Ödülüne ise 'Hayaller Engel Tanımaz' kısa filmiyle Recep Dere'ye verildi.
Hak- İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Hiçbir demokratik, gelişmiş, çağdaş ülkede bir bölüm dizi 3 saatte bitmez. Bu ülkede 3 saatlik dizi yayınlanıyor. Her hafta 3 saatlik dizileri yetiştirmek için sinema ve televizyon emekçilerinin ne büyük mağduriyetler yaşadığını görüyoruz" diyerek emekçilerin haklarını savundu.
Sinema, tiyatro gibi kültür dallarının temelinde insan ve emek olduğunun altını çizen Arslan, "Emeğin sanat ve kültürden ayrılamamalı. Ne ILO ne ülkemizdeki mevzuatın kabul edemeyeceği, saygın iş kavramının çok ötesinde bir sistemle karşı karşıyayız. Reyting uğruna, daha çok kazanma, daha fazla seyredilme uğruna emekçilerin istismar edilmesine asla gönlümüz razı değil" ifadelerini kullandı.
HAK-İŞ ile Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın birlikte düzenlediği yarışmanın ödül töreni Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Yarışmada, En İyi Film Birincilik Ödülünü 'Emeğin İçindeki Gizem' adlı kısa filmle Abdülkadir Taş, ikincilik ödülünü 'Rüzgar Gülü' adlı filmle Muhammet Emin Altınkaynak, üçüncülük ödülünü 'Kömür Kızı' adlı filmle Yunus Sağdıç aldı.
Necati Çelik Jüri Özel Ödülünü, 'Salyangozun Yolculuğu' kısa filmiyle Şenol Çöm, Jüri Özel Ödülüne ise 'Hayaller Engel Tanımaz' kısa filmiyle Recep Dere'ye verildi.
Hak- İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Hiçbir demokratik, gelişmiş, çağdaş ülkede bir bölüm dizi 3 saatte bitmez. Bu ülkede 3 saatlik dizi yayınlanıyor. Her hafta 3 saatlik dizileri yetiştirmek için sinema ve televizyon emekçilerinin ne büyük mağduriyetler yaşadığını görüyoruz" diyerek emekçilerin haklarını savundu.
Sinema, tiyatro gibi kültür dallarının temelinde insan ve emek olduğunun altını çizen Arslan, "Emeğin sanat ve kültürden ayrılamamalı. Ne ILO ne ülkemizdeki mevzuatın kabul edemeyeceği, saygın iş kavramının çok ötesinde bir sistemle karşı karşıyayız. Reyting uğruna, daha çok kazanma, daha fazla seyredilme uğruna emekçilerin istismar edilmesine asla gönlümüz razı değil" ifadelerini kullandı.