Suriye’nin Bayırbucak bölgesinde, rejim güçleri ve Rusların saldırıları sonrasında, Kurtuluş Mücadelesi'nde olduğu gibi silahlanan büyük cesaret örneği sergileyen Türk kadınları, 2015'de Türkmen kadını olarak topraklarını korumak için harekete geçti.Bayırbucak Türkleri'nin bölgeden gönderilmesi hakimiyetin Esad güçlerine geçmesi için DAİŞ'la mücadele adı altında Rusya ve rejim güçlerinin saldırısının giderek artması, kara ve hava harekatlarının gerçekleştirilmesi bölgede gerilimi artırdı. Evlerinden yurtlarından edilmek istenen Türkmenler, büyük bir direniş içerisine girerken, ayrı bir dram yaşanmaya başlandı. Erkekler yurtlarını korumak için savaşırken, kadınlarda silahlanarak evlerini ocaklarını korumak için harekete geçti.HATİCE HATUN ÖRNEĞİKurtuluş Mücadelesi'nde büyük kahramanlıklara imza atan Türk kadınları, aradan geçen onlarca yılın ardından yeniden kendi Kurtuluş Savaşları'nı veriyor. Türkmen kadınlardan Meryem Molla, 1920'de Pozantı'ya sıkıştırılan Fransızlara karşı savaşan Gülekli Hasan Ağa karısı Hatice Hatun'u hatırlattı. Klavuz Hatice olarak da bilenen kahraman anne, Fransızlara kılavuzluk yapma bahanesiyle aralarına karışıp, cepheye çektikten sonra komutasındaki askerlerle düşmanı esir aldı. Meryem Molla ve onlarca kadında 2015 yılında Suriye'de Bayırbucak'ta topraklarını korumak için geçmişte olduğu gibi tendilerini savunma için savaşa hazırlandı.OĞLU ŞEHİT DÜŞTÜTürkmen kadınlardan Meryem Molla'nın, Bayırbucak'ta verilen savaşta iki oğlundan biri şehit düştü. Zor şartlarda yaşamlarını sürdürdüklerini ve ellerinden geldiği kadar Türkmen kardeşlerine yardımcı olmaya çalıştıklarını ifade eden Meryem Molla, köylerinde ellerinde silahlarla dolaşıp olası bir saldırıya karşı hazırlıklı bekliyor. Yaşadıkları dramı anlatan Molla, "İki oğlum vardı birini mücadelede kaybettim. Geriye bir tek oğlum kaldı. Köyümüz saldırı altında. Her şeyimizi bırakarak yollara düştük. Burası sınırda konakladığımız, üçüncü yer. Türkiye’den bizi kurtarmasını istiyoruz. Biz evimizi köyümüzü özledik. Artık geri dönmek istiyoruz. Köyümüzü vurdukları için 3 yıl önce kaçmak zorunda kaldık" dedi.SİLAHI KULLANMAYI BİLMİYORUM Elindeki av tüfeğini kullanmayı bilmediğini, mücadeleye destek olması için taşıdığını ifade eden Molla, "Silahı bizim için bir arka planda. İnşallah bundan sonra da ölümler olmaz. Biz barış istiyoruz. Çatışmalar ardından Yamadi’ye geldik. Köyümüz yamaçta olduğu için oraya da gidemiyoruz. Bizi gördüler mi köyümüzü vuruyorlar. Bu yüzden yollardayız. Gücümüz yettiği karıyla kendimizi savunmaya çalışıyoruz. Çok zor durumdayız. Sürekli bizi bombalıyorlar" diye konuştu.KOCAM BOMBARDIMANDA ÖLDÜÇok açı dramların yaşandığı sınıra gelen kadınların kaldığı noktalarda anlatılanlardan ortaya çıktı. Rejim güçleri tarafından köylerine yoğun şekilde yapılan bombardımandan dolayı kaçarak Yamadı bölgesine kaçtıkları belirten Fatma Hasan ise, kocasının Gebeli Camisi'ne rejim güçleri tarafından camine yapılan bombalı saldırıda namaz kılarken öldüğünü belirtti. Eşinin ölmesinin ardından çocuklarını da alarak kaçtıklarını kaydeden Hasan, Türkiye olmasa ortada kalacaklarına dikkat çekti. Burada, Hatay Valiliği tarafından Arfalı bölgesinde kurulan yardım noktasından Türkmenlere çadır, gıda, giyecek yardımları ulaştırılıyor.
İlginizi Çekebilir