Dünya üzerinde 4 mevsim yaşayan ülkeler çok az. Biz bu şanslı konumda yer alıyoruz..Bahar gelir aşk mevsimi...Yaz gelir ohh yayılma geldi, sonbahar gelir sararan yapraklar aman ne romantik hadi resim çekelim mi? Kış gelir gireriz battaniyelerin altına bugün hangi filmi izlesek? Mısır mı patlatsak, kestanemi yesek. Bu gibi cümleleri kurarız..
Ben ilkbaharı ve sonbaharı severim..İlkbaharın neşesi canlılığı parlaklığı Mart'la Nisan'ın tuhaf soğukları.. Mayıs'ın yaza gülümsemesi ama kış deyince bir durup düşünmek lazım. Kış ayı önceden hazırlık ister birikim ister çünkü hayli yüksek faturalar gelir..Yani 'kış ayı dert ayı' derdi büyükler hep ne kadar doğruymuş diyorum şimdi..Pencere kenarına oturup yağan karı seyretmek hele de yanında sıcak bir içeceğiniz varsa birde kitap oh ne güzel ama madalyonun birde öteki yüzü var 'EVSİZLER'. Sokakta yaşam mücadelesi veren insanlarımız var.
Ben dışarı baktığımda ilk aklıma onlar geliyor. Bu soğukta ne yaparlar nasıl ısınırlar ne yer ne içerler. Bunlar için bir çok ilde sosyal hizmetler barınacak ortamlar sağlıyor. Belediyeler yer buluyor, hiç olmasa aş veriyor, soğuktan kurtarıyor. İnternette bir tuş kadar yakın. O ilin kurumunu yazıp hemen önünüze geliyor. Böyle insanlar gördüğünüzde telefon numaralarını arayın..Hiç değilse bunu yapın..
Bu gün bir yerde haber gördüm.. Çok hoş ve güzel bu haberdi. Bir stant yapılmış ve buraya poşetler içinde kışlık giysiler asılmış bu giysileri ihtiyacı olanlar alıp giyiyor. Bulunduğunuz yerlerde sizlerde böyle stantlar yapabilirsiniz.. Biliyorum benim ülkemin insanı merhametlidir vicdanlıdır.. Komşusu açken o tok olmaz.. Sokakta ki, hayvanlarımızı da unutmayın.. Pencere önlerine ekmek kırıntıları koyun.. Sevgilerimle