Samsun’da görsel kirlilik artık herkesi rahatsız eder duruma geldi.
Sıvasız boyasız, eski harabe binalar yapılan güzellikleri, şehrin estetiğini geri planda bırakır hale geldi.
Mavi bayraklar alınıyor, büyük yatırımlar yapılıyor, büyük projeler Samsun’da gerçekleşiyor ama karşımıza görsel kirlilik duvar gibi çıkıyor.
Şehir gelişiyor, güzelleşiyor kent estetiği konusunda ise büyük sıkıntılar yaşanıyor.
Samsun’da yapılacak 2017 Deaflympics Olimpiyatları öncesinde şehrin her bir noktasındaki görsel kirliliklerin önüne geçilmesi için çalışma başlatıldı.
Büyükşehir Belediyesi bu kirliliklerin son bulması için resmen seferberlik ilan etti.
Bu seferberliğe herkesin destek vermesi ‘Bu şehir bizim’ diyenlerin dört elle sarılması gereken bir hamle.
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, basın mensuplarına şehrin imajını zedeleyen, kent görüntüsünü mahveden yapıları, bireysel hataları yerinde gösterdi.
Önemli bir söz de sarf etti, ‘Şehrin kötü görünmesi için ne gerekiyorsa yapılmış halbuki, güzel görünmesi için çaba sarf edilmesi gerekli iken’
Bu cümle çok önemli.
Güzel dururken, kötünün tercih edilmesi.
Bireysel hatalar, ihmaller, dikkatsizlikler modern bir şehri geri plana itti.
Hiç birimiz dikkat etmedik, belki de bu görüntülere alıştık, böyle dedik.
Bilinçli bir şekilde çevremize baktığımızda ne kadar çok hatalar yaptığımızı ise ancak fark ettik.
Şehrin giriş ve çıkış güzergahları o kentin durumu hakkında akıllarda net bir imaj oluşturur.
Gezide ne mi gördük ?
Sıvasız, boyasız, yıkık dökük onlarca bina, görselliği bozan tabelalar, afişler, herkesin kafasına göre yer tutuğu ağır vasıta parkları, hurdalıklar, molozlar….
Bir ilginci ise anayol boyunca boy boy balkonlarda asılı iç çamaşırları, elbiseler, çarşaflar, yorganlar.
‘Sitemler sitemler, olmaz olamaz bu görüntüler’
Başkan Yılmaz, bu zamana kadar kimsenin el atmadığı kanayan bir yara olan sorunu çözmek için kolları sıvamış.
Belediye, sahiplerinin yapması gereken ev boyalarını, tadilatlarını bile üstlenmiş. Cıvıl cıvıl evler ortaya çıkmaya başlamış.
Sahipsiz, harabe binaları, hurdaları, işgalleri ise kaldırıyor.
Daha doğrusu şehre sahip çıkılması için bir algı oluşturuluyor.
Olimpiyatlar yaklaşıyor onlarca ülkeden binlerce sporcu gelecek.
Dünyanın gözü kulağı Samsun’da olacak.
Bir vesile oldu, çalışma başladı.
Hiç olmasa yabancılara “Samsun’a gittiniz ne gördünüz anlatın” dediklerinde, çamaşırlardan, sıvasız boyasız harabe binalardan, işyerlerinden bahsetmeyecek.
Dedik ya bir kıvılcım oldu.
Bu alevi sürdürecekte halk.
İlk önce bizim şehrimize sahip çıkmamız, destek vermemiz gerekiyor.
Şehir hepimizin ise kent kimliğini kazandırmak başlıca görevimiz.