Başkent'te içimizi yakan, dağlayan nasıl ifade edeceğimizi bilemediğimiz derin acılar içerisindeyiz. Yine gözünü kan bürümüş, ülkenin birlik ve beraberliğini, huzurunu bozmak isteyenler, hepimizi hedef aldı. Hiç bir ayrım gözetmedi, dini, dili, ırkı meshebi aklımıza ne gelirse bakmadı, kalbimizin tam ortasına bombayı attılar. Ölenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar, yakınlarına ise sabırlar diliyoruz, acıları hepimizin acısı.
Geldiğimiz noktada terör konusunda net, kesin yaptırımların olması artık bir zaruret. Elbette ki, demokrasiden, insan haklarından, hukuktan taviz verilmemelidir. Ama terörü destekleyen, içinde yer alanların seslerini artık duymak istemiyorum. Bünyem kaldırmıyor. Durmadan sesleri kulaklarımda çınlıyor. Heyyy ben akademisyenim, heyyy ben milletvekiliyim, heyyy ben şu bilmem nerenin başkanıyım, kim olursan ol onlarca masumun kanı sizlerin eline yapıştı. Terörün çığırtkanlığını, maşalığını yapanlar vücudu parçalanmış çocukların, insanların hesabını nasıl verecekler.
Bombalar patlıyor, bir devlete karşı baş kaldırılıyor. Milletine, askerine, polisine silah doğrultuluyor, çocuk denemeden öldürülüyor, şehit ediliyor, kalkıp özgürlükmüş, demokrasiymiş artık terörü destekleyenler için bu kavram tamamen saf dışı kalmalıdır.
Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın son açıklamalarını dinledim. Terörle mücadelede yeni cezai düzenlemelere dikkat çekiyor. Artık terörü destekleyen siyasetçi, akademisyen, sivil toplum kuruluşu veya gazeteci kim olursa olsun hukuk kapsamında hak ettiği cezayı almalı. Teröristle mücadele ediliyor ama en önemlisi terörizmle mücadele...Tüm destekler engellenmelidir.
Türkiye zorlu bir süreçten geçiyor. Burada birlik ve beraberliğimizi, sağ duyumuzu hiç bir zaman bırakmamalıyız. Türkü-Kürdü, Lazı-Çerkezi hepimiz el ele vererek terörizmle mücadele etmeliyiz, dik durmalıyız. Terörün hedefi olan korku, panik, kaos ortamına fırsat vermemeliyiz. Terör, gördük ki hiç bir ayrım yapmıyor.
Şuan devlet ciddi bir terör mücadelesi veriyor. Bu günlerin geçeceğine ve Türkiye'nin bu beladan kurtulacağına inanıyorum. Şuan güçlü olma zamanı sağduyumuzu, beraberliğimizi korumamız gerekli. İçimiz yanarken, huzur ortamını bozmak isteyenlere fırsat verilmemeli.
Güvenlik güçleri hayatlarını riske atarak büyük bir mücadelenin içerisinde. Devletin her kademesi teyakkuzda. Sorula bilir, "Ankara'nın göbeğine o bomba nasıl geldi". Sanıyoruzmu ki; terör örgütleri tek başlarına. İçeriden ve dışarıdan kanlı eylemlerin gerçekleşmesi için her türlü destek veriliyor ki, bu eylemde de bunun örnekleri görülüyor. Çok detaylar var. Haberi yapıldı. Bunlardan biri, teröristin üzerinden iddiaya göre, Türkiye'de yayın yapan bir gazetenin mensubu olduğunu gösteren basın kartı çıkıyor. Kontrol noktalarını böyle geçiyor. Araç ise o gazetenin otoparkında bekletiliyor..gibi ciddi iddialar.
Bunların hepsi ortaya çıkacaktır. Hele sinirlerimi bozan başka bir olay siyasi açıklamalar. Buradan bile prim elde etmeye çalışan zihniyetleri gördükçe midem bulanıyor. Hemen hükümete, Cumhurbaşkanına fırsat bu fırsat yüklenelim...Ne kadar zedelersek iyidir mantığı güdenler. Be insanlar demeli, şimdi bunun zamanımı. Canlar gitti canlar...Koşarak gitmeniz gerekli terörle mücadele için ne yapmalıyız diye, gelin el ele verelim, yanınızdayız demelisiniz.. Sözde değil uygulamada yapmalısınız....
Söylenecek çok şey var.. Bizim içimiz yanıyor.. Başın sağ olsun Türkiyem. Bu ülke ebediyen yaşayacaktır ama hainler kendi oyununda mutlaka boğulacaktır...Saygılarımla